İbrahim Serhat Korkmaz
Köşe Yazarı
İbrahim Serhat Korkmaz
 

Yenilenebilir enerji kavramına çağdaş bir yaklaşım…

Bilindiği tanımıyla “doğal kaynaklardan elde edilebilen ve doğa tarafından daimî  olarak takviye edilebilen, çevreye olumsuz etkisi diğer kaynaklara nazaran çok  çok az olan enerjiye Yenilenebilir Enerji Kaynakları” demekteyiz.  Yenilenebilir Enerji kaynaklarını da ; “hidrolik, rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle,  biyokütleden elde edilen gaz (çöp gazı dahil), dalga, akıntı enerjisi, gel-git gibi fosil  olmayan enerji kaynakları olarak tanımlanmaktayız.”  Ülkemizdeki güncel bakış açısına göre; bu kaynaklardan birisini kullandığımızda  çevreye duyarlı, iklim krizine de çözüm olacağını sanmaktayız. Bu bakış acısı kısmen  faydalı olmakla beraber maalesef yeterli olmamaktadır!  Çünkü; biz ülkemizde enerji verimliliği sorunumuzu çözmeden yenilenebilir enerji  kaynaklarını kullandığımızda 2 temel negatif etkiyle karşılaşacağımızın farkına  varmamız gerekmektedir.  Bu iki negatif etkiyi tanımlayacak olursak;   1. yenilenebilir enerji kaynakları sayılan enerji üreten cihazların üretiminin çevreye  etkisinin ne kadar temiz olduğu,  2. Enerji tüketimini düşürmeden yapılacak yenilenebilir enerji kaynağına yapılacak  yatırımının maliyetinin yüksekliği,  Bir örnek ile açıklayacak olursak:  Aşağıdaki tablodan da anlaşılacağı üzere yalıtımsız bir müstakil evin ısıtma enerjisi  (ısıtma enerji talebi<300kWh/m2 yıl) ile enerji verimliliği yüksek bir müstakil evin  harcayacağı yıllık enerji miktarını (ısıtma enerji talebi<15kWh/m2 yıl)  kıyasladığımızda  durum ortaya çok net çıkmaktadır. Basit bir oranla yalıtımsız bina ile yüksek yalıtımlı bir  bina arasında 20 kat fark vardır.   Arada 20 kat fark demek; bu ısıtma enerji talebini 20 kat fazla yatırımla çözmek  anlamına gelmekte olduğunu artık anlamak zorundayız. 20 kat fazla güneş paneli  alarak çevreyi de 20 kat fazla kirlettiğimizi; durum böyle olunca da çevreye faydalı olacağım derken aslında ne çevreye ne de iklim krizine pozitif etki yapmadığımızın da  farkına varmamız bireysel, ülkemiz ve dünya için büyük önem arzetmektedir.  Bireysel, ülkemiz ve dünya için pozitif bir fark yaratmak istiyorsak; enerji tüketimimizi  %90 oranında düşürmemiz gerektiğini anlamak ve gereğini yapmak zorundayız. Kısa  vadeli davranışlardan vazgeçip, uzun vadeli ve akılcı davranmak zorundayız. Bütçe  açığının en büyük kalemlerinden birisi olan enerjiyi ithal etmek yerine(doğal gaz, petrol  v.s); kendi enerjimizi olduğu yerde yani tüketimin yapıldığı yerde üretmeliyiz. Ve  üreteceğimiz bu enerji örneğimizde de ifade ettiğim şekliyle 20 kat azaltılmış ihtiyaca  göre olmalıdır. Hem az tüketmeliyiz ve az tüketime göre yenilenebilir enerji  kaynaklarına yatırımı hedeflemeliyiz. Temiz ve yenilenebilir enerjinin başkenti Freiburg bunu 1970’te başlatılan mücadele  sonucunda bugünlere taşımış çok iyi bir örnektir. Freiburg kentinde pasif yapı  standartlarında çok yüksek enerji verimli yapılardan kurulan kent sayesinde dünyanın en verimli kenti olmuştur. Az enerji tüketiminin tümünü de yenilenebilir enerji  kaynakları ile sağlamaktadır. Güneş panelleri, rüzgar gülleri , çöpten biyogaz ve  Arşimet burguları ile elektrik üretimi yapılmaktadır. Bizim aksimize 2m çapındaki  Arşimet burguları ile çok ciddi elektrik üretimi yapıldığı gibi su kaynaklarının da doğal  yatağında akmasını sağlayarak doğaya zarar verilmeden de bu işleri yapılabileceğinin  en güzel ispatı bence. Üstelik bu Arşimet burgularının üretimi de bizde olanların aksine  düşük teknoloji. Bu düşük teknoloji üretim modeli ile herhangi bir sanayi sitesinde  üretilerek yerel ekonomiye de katkısı çok olduğunu da küçümsemek lazım. Üstelik  elektrik üretimi yaparken suyun yatağından akmasına da uygun bir yöntem bu. Bu tip  kazan kazan yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak hem yerel üretim yapabiliriz, hem de doğayı bozmadan üretim yapabiliriz…  Özet ile; sadece yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmemiz ülkemizin sorunlarını  maalesef çözmediğini anlamak zorundayız. Ülke olarak tüketimizi düşürmek ve her  alanda verimliliği arttıracak çözümler üretmek ve sonrasında da daha az yatırımla bu  enerji taleplerini karşılayacak yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmamız  ülkemiz için en faydalı çözüm olacaktır.   Kaynaklar:  [1] T.C. Resmi Gazete, Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin  Kanun. (5346), 10.05.2005, 5-44.  [2] https://www.izocam.com.tr/tr/surdurulebilirlik/multi-konfor-binalar [3] passive house institute, The independent institute for outstanding energy efficiency in buildings   İbrahim Serhat Korkmaz y. mimar | sertifikalı pasif yapı tasarımcısı 
Ekleme Tarihi: 08 Mayıs 2024 - Çarşamba
İbrahim Serhat Korkmaz

Yenilenebilir enerji kavramına çağdaş bir yaklaşım…

Bilindiği tanımıyla “doğal kaynaklardan elde edilebilen ve doğa tarafından daimî  olarak takviye edilebilen, çevreye olumsuz etkisi diğer kaynaklara nazaran çok  çok az olan enerjiye Yenilenebilir Enerji Kaynakları” demekteyiz. 

Yenilenebilir Enerji kaynaklarını da ; “hidrolik, rüzgar, güneş, jeotermal, biyokütle,  biyokütleden elde edilen gaz (çöp gazı dahil), dalga, akıntı enerjisi, gel-git gibi fosil  olmayan enerji kaynakları olarak tanımlanmaktayız.” 

Ülkemizdeki güncel bakış açısına göre; bu kaynaklardan birisini kullandığımızda  çevreye duyarlı, iklim krizine de çözüm olacağını sanmaktayız. Bu bakış acısı kısmen  faydalı olmakla beraber maalesef yeterli olmamaktadır!  Çünkü; biz ülkemizde enerji verimliliği sorunumuzu çözmeden yenilenebilir enerji  kaynaklarını kullandığımızda 2 temel negatif etkiyle karşılaşacağımızın farkına 
varmamız gerekmektedir. 

Bu iki negatif etkiyi tanımlayacak olursak;  

1. yenilenebilir enerji kaynakları sayılan enerji üreten cihazların üretiminin çevreye  etkisinin ne kadar temiz olduğu, 
2. Enerji tüketimini düşürmeden yapılacak yenilenebilir enerji kaynağına yapılacak 
yatırımının maliyetinin yüksekliği,  Bir örnek ile açıklayacak olursak: 

Aşağıdaki tablodan da anlaşılacağı üzere yalıtımsız bir müstakil evin ısıtma enerjisi  (ısıtma enerji talebi<300kWh/m2 yıl) ile enerji verimliliği yüksek bir müstakil evin  harcayacağı yıllık enerji miktarını (ısıtma enerji talebi<15kWh/m2 yıl)  kıyasladığımızda  durum ortaya çok net çıkmaktadır. Basit bir oranla yalıtımsız bina ile yüksek yalıtımlı bir  bina arasında 20 kat fark vardır.

 

Arada 20 kat fark demek; bu ısıtma enerji talebini 20 kat fazla yatırımla çözmek  anlamına gelmekte olduğunu artık anlamak zorundayız. 20 kat fazla güneş paneli  alarak çevreyi de 20 kat fazla kirlettiğimizi; durum böyle olunca da çevreye faydalı olacağım derken aslında ne çevreye ne de iklim krizine pozitif etki yapmadığımızın da  farkına varmamız bireysel, ülkemiz ve dünya için büyük önem arzetmektedir. 

Bireysel, ülkemiz ve dünya için pozitif bir fark yaratmak istiyorsak; enerji tüketimimizi  %90 oranında düşürmemiz gerektiğini anlamak ve gereğini yapmak zorundayız. Kısa  vadeli davranışlardan vazgeçip, uzun vadeli ve akılcı davranmak zorundayız. Bütçe  açığının en büyük kalemlerinden birisi olan enerjiyi ithal etmek yerine(doğal gaz, petrol  v.s); kendi enerjimizi olduğu yerde yani tüketimin yapıldığı yerde üretmeliyiz. Ve 
üreteceğimiz bu enerji örneğimizde de ifade ettiğim şekliyle 20 kat azaltılmış ihtiyaca  göre olmalıdır. Hem az tüketmeliyiz ve az tüketime göre yenilenebilir enerji  kaynaklarına yatırımı hedeflemeliyiz.

Temiz ve yenilenebilir enerjinin başkenti Freiburg bunu 1970’te başlatılan mücadele  sonucunda bugünlere taşımış çok iyi bir örnektir. Freiburg kentinde pasif yapı  standartlarında çok yüksek enerji verimli yapılardan kurulan kent sayesinde dünyanın en verimli kenti olmuştur. Az enerji tüketiminin tümünü de yenilenebilir enerji  kaynakları ile sağlamaktadır. Güneş panelleri, rüzgar gülleri , çöpten biyogaz ve  Arşimet burguları ile elektrik üretimi yapılmaktadır. Bizim aksimize 2m çapındaki  Arşimet burguları ile çok ciddi elektrik üretimi yapıldığı gibi su kaynaklarının da doğal  yatağında akmasını sağlayarak doğaya zarar verilmeden de bu işleri yapılabileceğinin  en güzel ispatı bence. Üstelik bu Arşimet burgularının üretimi de bizde olanların aksine  düşük teknoloji. Bu düşük teknoloji üretim modeli ile herhangi bir sanayi sitesinde  üretilerek yerel ekonomiye de katkısı çok olduğunu da küçümsemek lazım. Üstelik  elektrik üretimi yaparken suyun yatağından akmasına da uygun bir yöntem bu. Bu tip  kazan kazan yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak hem yerel üretim yapabiliriz, hem de doğayı bozmadan üretim yapabiliriz… 

Özet ile; sadece yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmemiz ülkemizin sorunlarını  maalesef çözmediğini anlamak zorundayız. Ülke olarak tüketimizi düşürmek ve her  alanda verimliliği arttıracak çözümler üretmek ve sonrasında da daha az yatırımla bu  enerji taleplerini karşılayacak yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmamız  ülkemiz için en faydalı çözüm olacaktır.

 

Kaynaklar: 
[1] T.C. Resmi Gazete, Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin 
Kanun. (5346), 10.05.2005, 5-44. 
[2] https://www.izocam.com.tr/tr/surdurulebilirlik/multi-konfor-binalar
[3] passive house institute, The independent institute for outstanding energy efficiency in buildings

 

İbrahim Serhat Korkmaz

y. mimar | sertifikalı pasif yapı tasarımcısı 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (8)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Ender Genç
(08.05.2024 15:10 - #154)
Tebrik ederim güzel ve faydalı bir yazi
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Ender Genç
(08.05.2024 15:10 - #155)
Tebrik ederim güzel ve faydalı bir yazi
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Gürkan Tasli
(08.05.2024 21:06 - #156)
Cok Tebrik Ediyorum, Degerli bir Yazi,
Serhat Çok teşekkür ederim.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Gürkan Tasli
(08.05.2024 21:06 - #157)
Cok Tebrik Ediyorum, Degerli bir Yazi,
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Gürkan Tasli
(14.05.2024 15:35 - #158)
Süper, Freibug u bu acidan hic düsünmemistim
Serhat Freiburg bu konuda en iyi örnektir dünyada
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Gürkan Tasli
(14.05.2024 15:35 - #159)
Süper, Freibug u bu acidan hic düsünmemistim
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Ahu Alacam
(14.05.2024 18:00 - #160)
Çok faydalı bilgiler. Çok teşekkür ederim.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Aslı Erem
(23.05.2024 13:21 - #161)
İçerik çok dolu Teşekkürler Gerçek bir uzmanın kaleminden çıktığı anlaşılıyor. Devamı gelecektir diye umuyorum
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve solargundem.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.