Yapılarda enerji verimliliği ile yenilenebilir enerji sistemleri seçimlerine dair kişisel düşüncelerim: Bir önceki yazımda da ifade ettiğim gibi; yenilenebilir enerji kavramına çağdaş yaklaşıma enerji verimliliğinden geçtiğini söylemiştim. Bu yazımızda, bunun nasıl yapılabileceğini ve yenilenebilir enerji sistem seçimlerinde nelere dikkat etmemiz gerektiğini anlatmaya çalışacağım.
Yapılarda enerji verimliliği için beş tane ana kuraldan bu yazıda bahsedersek;
1. Yüksek seviyede ısı yalıtımlı yapı kabuğu yapılması, Yüksek ısı yalıtımlı yapı kabuğunu tasarlarken duvar kesiti tasarımını soğuk iklim bölgelerinde Ud < 0.15 W/(m²K)[1] değerine göre tasarlamamız gerekmektedir. Sıcak ılıman iklimlerde ise Ud < 0.30 W/(m²K)[1] olarak hesaplamalarımızı yapmalıyız.
2. Yüksek yalıtımlı kapı ve pencerelerin kullanılması, Bu pencerelerin ve kullanılan camların Soğuk iklim bölgesinde Up < 0.8 W/(m²K)[1] değerlerine uygun şekilde olmalıdır. sıcak ılıman iklim bölgelerinde de Up < 1.1 W/(m²K)[1] olması gerekmektedir.
3. Hava Sızdırmaz yapı kabuğu, < 0.6 /h @50 Pa [1] kabuk tasarımı yapılması gerekmektedir. Sızdırmaz yapı kabuğu ile ısıttığımız veya soğuttuğumuz mekandaki ısıyı dışarı atmamış ve dolayısı ile paramızı sokağa atmamış oluyoruz. [[Mevcut doğalgaz sistemlerini kullandığımız evlerimizde açılan havalandırma menfezleri ile hem paramızı sokağa attığımızı hem de havayı ısıtarak yada soğutarak iklimi değiştirdiğimizi unutmamamız lazım. Tüm Türkiye’de sadece bu menfezler yüzünden kayıp olan enerjinin hesabını yapsak milyar dolarlar civarında paranın cebimizden havaya attığımızın artık farkına varmamız lazım.]]
4. Isı köprülerinin engellenmesi, tüm yapı kabuğunda Ψ ≤ 0.01 W/(mK) parametresine uygun detaylar tasarlanıp uygulanmalıdır.
5. Yüksek verimli Isı geri kazanımlı taze hava sisteminin kullanılması gerekmektedir. En az ≥ %75 verimli [1] sertifikalı ürünler kullanarak enerji tasarrufu sağlanması garantilenmelidir. Bu sistem sayesinde de havadaki CO₂ miktarı da ida3 [1] seviyelerinde tutulmaktadır. Ayrıca nem seviyeleri de %35 ile %55 arasında tutulması sağlanmaktadır.
Bu beş ana madde sayesinde bir önceki yazımda da ifade ettiğim gibi 20 kat daha az enerji ile binalarımızı ısıtıp soğutabilmekteyiz.
Ve hatta bu sistemleri de daha da verimli hale getirmemiz mümkün.
Marmaris’te tasarladığım. 286,62m2 ilk kullanım alanı olan 2 katlı tek aile evinde kullandığımız bir sistemden bahsedebilirim. Avusturya’da mekanik hesaplarını yaptırdığımız toprak kaynaklı ısı değişim” borularını 3m toprağın altına 48m uzunlukta 120cm ara ile döşeyerek yazın 35°C dış sıcaklığı 26,7°C derece ile ısı geri kazanım cihazının taze hava giriş ağzına verebilmektedir. [resim 1 - yaz senaryosu] Bunu 1 ampul enerji tüketen bir fan ile yapabilmektedir. Isı geri kazanım cihazının da katkısını düşündüğünüzde de üzerine çok az bir enerji harcayarak 280m2 ilk binamızı turunç Marmaris gibi sıcak ılıman iklim kuşağındaki binamızı soğutabilmek mümkün olmaktadır. Aynı sistem kışın ters çalışarak ısıtmaya da katkı sunmakta olduğunu unutmamamız gerekir. Toprak ana yazın soğutmada, kışında ısıtmada bize cömertliğini göstermektedir. Yeter ki iyi mühendislik ve tasarım ile bunu doğru kullanalım. Verdiğim bu örnektende görüldüğü üzere bilinen temiz enerji sistemlerinin yanında böyle sistemlerin de olduğunu unutmamamız gerekiyor.
Resim 1 - Toprak Kaynaklı Isı Değiştirici Borular İlke Prensibi -YAZ
Resim 2. - Toprak Kaynaklı Isı Değiştirici Borular İlke Prensibi -KIŞ
Enerji Performansı Analizi - Tek Aile Evi - Marmaris
Yukarıdaki Enerji Performans Analizi belgesinde de gördüğünüz gibi Marmaris’te yaptığım tek aile konutunda yenilenebilir enerji kullanım oranımız %99,12 olmuştur. Bu orana yine yukarıda bahsettiğim standartları ve sistemleri kullanarak çağdaş bir bakış açısıyla ulaştık. Tabii ki birincil enerji kaynağı olarak fotovoltaik sistemler ile COP’si çok yüksek Isı pompalarını da kullandık. Bunların kapasitelerini belirlerken tabii ki kullandığımız standartlar ve destek sistemleri sayesinde düşürdüğümüz enerji ihtiyaçlarına göre belirledik. Özet ile en düşük kapasitede GES ve Isı pompaları seçerek daha az bir yatırım maliyeti çıkmasını sağladık. Bu sayede tüm enerji ihtiyacımızı yenilenebilir enerji kaynakları ile %99,12 oranında karşılayarak ülkemizin dışa bağımlılığını azaltmada ve en az yatırım maliyeti ile dövizimizin yurtdışına gitmesini engelledik.
Bu bağlamda, bütçe açığının büyük bir bölümünü oluşturan ve dışa bağımlı olduğumuz doğalgaza milyar dolarlar ödemek sürdürülebilir bir yaklaşım olmadığını ben yıllardır anlatmaya çalışıyorum. Bu bağımlılıktan kurtulmanın en güzel yolu önce enerji verimliliğini arttırmaktan sonra da yüksek verimlik ile tasarlanmış sistemlerin enerjilerini en az yatırım maliyeti ile “yenilenebilir enerji kaynaklarından” sağlamalıyız.
Umarım bu zihniyet dönüşümünü sağlamaya başarırız…
İbrahim Serhat Korkmaz. Y. Mimar | Sertifikalı Pasif Yapı Tasarımcısı
Kaynak: [1] Passive House Institude